Gaziantep Büyükşehir Belediyesi’nin
ev sahipliğinde Gaziantep Geliştirme Vakfı (GAGEV) koordinasyonunda, Kültür ve
Turizm Bakanlığı, Türkiye Seyahat Acentaları Birliği (TURSAB) ile Türk Hava
Yolları (THY) gibi çok sayıda kurum ve kuruluşun desteğiyle düzenlenen 1’inci
Gaziantep Uluslararası Gastronomi Festivali’nin (GastroAntep), son gününe
konserler ve paneller damgasını vurdu. Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma
Şahin, panellere katıldı, uluslararası gastronomi festivalini anlattı.
ŞAHİN: BÜYÜK BİR KÜLTÜREL MİRASIMIZ VAR
Duayen Şef Vedat Başaran’ın
moderatörlüğünde “Gaziantep’in Simge Mekanları” konulu panele katılan Başkan
Şahin, “4 yıl önce belediye başkanı olarak şehrime hizmet etmeye başladığım
andan itibaren Gaziantep’in daha ileri bir noktaya gelmesi için güçlü bir
ekiple kafa yormaya başladık. Küresel
ölçekte şehrin rekabet edebilme gücünü nasıl öne çıkaralım sorusunun yanıtının
yaptırdığımız bilimsel çalışmalarda ortaya koyduk. Şehrin sanayisi ve
üretkenliğinin yanı sıra kültürel alanda arkeoloji ve gastronomi alanında bu
şehrin büyük bir gücü olduğunu gördük. Bu araştırma bizlere, ‘bu şehrin en
büyük gücü insan, üreten insanı’ dedi. Bir başkanın böylesi büyük organizasyonu
tek başına yapması mümkün değil. Şehir
buna hazır olması gerekiyor, güneşten, topraktan, medeniyetten ve tarihten
aldığımız büyük bir kültürel miras var. Nereden geldiğimizi unutmamız
gerekiyor. Hedefimiz, bu mirası dünya ekonomisi içerisinde şehir ekonomisine
dönüştürebilmektir. Gaziantep mutfağı herhangi bir şehrin mutfağı değil, bunu
herkes anladı. Tarihin verdiği birikimin, güneş ve toprakla harmanlayarak
zengin mutfak kültürünü ortaya çıkaran Gaziantep, bu zenginliğini uluslararası
arenaya taşıdı. Tarihi cami, kilise ve havralarıyla muazzam bir tarih ve kültür
zenginliğini barındıran Gazi şehir, UNESCO’nun Dünya üzerinde titizlikle
seçtiği Yaratıcı Şehirler Ağı’na katılan 116 şehirden biri oldu. Bunun için var
gücümüzle çalıştık, başardık, şehri, UNESCO’nun network ağına taşıdık. Antep
sofrasını zenginleştiren yemeklerin hikâyesini tüm dünyaya anlattık, tattırdık,
bu iş kolay bir iş değil, yolun daha başındayız, ekibimizle yapılacak o kadar
işimiz var ki? Şehrin tarihi mekanları üzerinde hassasiyetle duruyoruz, tarihi
mekanları aslına uygun restore ederek, tarihle gelecek arasında sıkı bir bağ
kuruyoruz, bu mekanlar; gençlerin, çocukların ve bizim” dedi.
Panelistler, Burhan Çağdaş, Kebapçı Halil Usta ile Küşleme Kebaphan’ın sahibi Hüseyin Usta, şehrin tarihi mekanlarının önemine değinerek, kültürel mekanların kent kimliğini şekillendirdiğini sözlerine ekledi.